14 Temmuz 2010 Çarşamba

Tyler babaya sevgilerle..

Biz televizyon izleyerek, milyonerler, sinema tanrıları, rock yıldızları olacağımıza inanarak büyüdük ama olamayacağız.Hepimiz heba oluyoruz.Bütün bir nesil benzin pompalıyor, garsonluk yapıyor ya da beyaz yakalı köle olmuş.Reklamlar yüzünden araba ve kıyafet peşindeyiz.Nefret ettiğimiz işlerde çalışıyor, gereksiz şeyler alıyoruz.Bizler tarihin ortanca çocuklarıyız.Bir amacımız yok; ne büyük savaş ne de büyük bir buhran yaşadık.Bizim savaşımız ruhani savaş. Ve bunalımımız kendi hayatlarımız...

5 Temmuz 2010 Pazartesi

Mevsim

Yaz! Kesinlikle benim mevsimim geçmemen dileğiyle.

11 Nisan 2010 Pazar

Yaşıyoruz..

Gelirimiz arttı, karakterimiz zayıfladı.

Tanıdıklar çoğaldı, dostlar eksildi.

Çabalar arttı ama mutluluklar azaldı.

Bilgisayar ağları kuruyoruz, bilgi otoyolları inşa ediyoruz ama kendi aramızdaki iletişimde zorlanıyoruz.

Dünya barışı der, silahlanırız.

Daha mutlu olmak için somurtarak çalışırız.

Yani bugünlerde ;

Eve çift maaşın girdiği ama çiftlerin boşandığı.

Güzel evlerin yuva olamadığı.

Kısa seyahatlerin, kağıt mendil gibi ilişkilerin ; Yıka çık gönüllerin, tek geceliklerin, kilo dertlerinin ve her derde deva vitaminlerin, vitrinlerin dolu ama gönüllerin boş olduğu ; Günlerde yaşıyoruz.. “

Nette karşıma geldi, bilindik ama görmek istenilmeyen şeyler..

9 Nisan 2010 Cuma

Merak ne güzel şey.

Hızlı soru cevaplama merkezi; http://www.formspring.me/QdR

25 Şubat 2010 Perşembe

Çokça çelişmek

Hayat seçimlerden ibaret bir oyun.

Her bölümde yeni bir seçim ve seçimlerin getirdikleri etkiler.

İnsanların etkilere verdiği tepkiler..

Fena halde kumara benziyor.

Hile yapmak?

Oynamak istememek.

6 Şubat 2010 Cumartesi

Yılmaz Vural

23 nisan da milli takımın başına getirilmesini öneriyorum.

4 Ocak 2010 Pazartesi

hayat ve hedef

Hayatı yaşanılır kılan insanın hedefleridir. Mutluluk ise hedeflerin başarıya ulaşmasıyla bünyede yeşerir.

Bunları bilmek için 7 sene tıp okumaya gerek yok sanırım. Etrafınızdaki çok mutlu insanlara bir bakın, ya salaktırlar ya da küçük dünyaların da büyük başarılar elde etmişlerdir yahut en düşük ihtimalle vücudu gereğinden fazla endorfin salgılıyordur.

Konuyu fazla dağıtmadan hedeflerle ilgili olan mutluluğu orantıya vuracak olursak;

1) Bir adam, çöplerden karton topluyor. Kilogram bazında topladığı kartonlardan 5 lira alıyor ve bu adamın günlük ortalama topladığı karton 3 kilogram. Bu adamın şans eseri terkedilmiş bir fabrika bahçesinde bulduğu 40 kilogramlık kartonun toplam değeri ; iki yüz Türk lirası. (200.00 Tl)

2) Bir bayan, büyük bir konfeksiyon firmasının tek sahibi. Aylık karı ortalama 20 bin türk lirası. Bu bayanın krizin patlak vermesiyle aylık kar ortalaması 5 bin Türk lirasına düşüyor. (5.000)

Şimdi örnek verdiğimiz iki profilden ilki mutlu ikincisi ise mutsuz, garip olan ikinci örnekte olan insanın ilk örnektekinden toplamda 4binbeşyüz tl fazla kazanması. Eski parayla dört buçuk milyar. Bu da hedefin paradanda önemli olduğunun göstergesi.